2009/04/23
Lawn Dogs (1997)
Yönetmen: John Duigan
bir film daha ne kadar güzel olabilir ki..
devon and trent. trent and davon.
devon: i'm not a princess.
trent: well, i'm still piss poor.
devon: People say you're trash. Trash is something you put a lid on because it stinks. You don't smell so bad!
trent: that made my day!
devon: home is in my hands...
"...and the boy drove on and on. never coming back. "
Kurenai no buta (1992)
2009/04/20
2009/04/19
Cry of the Owl (2009)
Yönetmen: Jamie Thraves
paddy considine oynuyorsa iyi filmdir teorisine adım adım.
film hakkında;
"kadınlardan korkacaksın, ağbi. bi de baykuşlardan."
..ve esas oğlan. esaslı oğlan. paddy considine. şukela bir fotoğrafıyla, bu blog'u güzelleştirsin.
Goodbye Bafana (2007)
mandela da iyiydi,hoştu ama dikkatinizi çekerim, ayrıca teröristti diyor film ve filmi seyreden 'beyaz' teyzeler amcalar hümanizmin doruklarına ulaşıyor. içleri rahatlıyor.
2009/04/16
Idiocracy (2006)
Married Life (2007)
Yönetmen: Ira Sachs
ameriga birleşik devletleri in 50's. sigara içmek ve aldatmak. adamlar tiryakisi olmuş. filmde bunlar dışında pek bişiy yok. attım çöpe.
buyurmaz mısınız?
2009/04/14
2009/04/13
Klass (2007)
Yönetmen: Ilmar Raag
Ünlü düşünür Sakallis " Derdi olan filmleri seviyorum" demiş. Bu görüşe katılmamam ne mümkün. Tıpkı Dead Man Shoes veya ne bileyim La Haine gibi derdi olan bir film Klass.
" size rağmen ölmeyeceğim "
dip not 1: sakallis'in sürgünden dönünce izlemesi gereken film.
2009/04/09
The Happening (2008)
Yönetmen: M. Night Shyamalan
Mister Shyamalan bizi uyarıyor.
"Dünyamıza artık zarar vermeyin yoksa böyle 'dehşet' filmler çekerim haaa"
Puan: 4,5'tan 5
2009/04/07
In the Cut (2003)
Yönetmen: Jane Campion
Öncelikle filmin bu afişi çok kötü, burası bir nevi afiş blogu olduğu için bunu söylemeden geçemedim. Ben olsam şöyle bi afiş yapardım mesela;
ehh bu da çekim ve renk itibariyle çok iyi olmadı ama sahne olarak favorim bu, bir de açılış sahnesi. filme gelince bir gerilim romanı uyarlaması olsa gerek. gerek değil öyle, fakat kitap hakkında bilgim yok. filmde ise pek gerilim yok. en önemli eksiği kanımca bu. onun yerine gerilimli seks var (ne demekse) meg ryan olunca filmden romantik beklentiler oluyor tabi. eminim bunu romantik bir aşk filmi sanıp alan pek çok genç çiftimiz izlerken "bu ne biçim film yaa tühh keşke yalnız izleseydim" gibi laflar etmiştir.(evet ben yanlız izledim)
neyse, ben bu mark ruffalo'yu ne zaman görsem sempatik bir akım duyuyorum ona karşı. elektriksel akım mı bilemiyorum artık. o bir kirli sakal ikonası ve en sevdiğim sakallı.(diğerine kızgın ve kırgınım,onun sakallarına ilgim yok artık) mark ruffallo bu filmde karakter olarak ters köşe yapsa da onun o naif tarafını yine görebiliyoruz. evet filmde başka taraflarını da görebiliyoruz ama işte öhöm öhöm falan filan. bu arada dvd nin üstünde birşey dikkatimi çekti ve çok güldürdü beni. mark ruffalo yerine mark buffalo yazıyor. ehe ehe tebrik ediyoruz kanal d home video'yu.
jennifer jason leigh yine tatlı ve seksi. öpüyoruz buradan kendisini.
meg ryan da az daha kassa nicole kidman kıvamında oynayacakmış.
işte bu kadar. imdb puanı 5. benimse 6.85 ten 7.